Tubalife ve Tûbâ Ağacı

#TUBALIFE ismini nerden aldı diyenler için;

Tûbâ, Arapça kökenli bir sözcük olup "tayyib" kelimesinden türetilmiştir ve hoşluk, güzellik, iyilik gibi anlamlara gelmektedir. Kuran'da bu kelime Ra'd Suresi'nde geçmektedir: Tuba'nın bir cennet veya cennette bir ağaç olduğu şeklinde değişik rivayetler yapılmıştır. Kurtubî gibi müfessirlerin katılımı ile yaygın olan görüş ağaç olduğu şeklindedir. Bu ağacın kökü yukarıda, dalları aşağıda olan büyük bir ağaç olduğuna inanılır. Meyvesinin hiç tükenmediği de rivayet edilir.

Tûbâ Ağacı Hakkında Rivayetler;

Cennette bir ağaç vardır ki binekli bir kimse yüzyıl gölgesinde yürüse onu katedemez İsterseniz şu ayeti okuyun: “Daimi gölgededirler çağlayıp duran su başlarındadırlar ”
[(Tirmizi) Kütüb-i Sitte-14 s 427/9]

… Tuba cennette bir ağaçtır Büyüklüğü yüz yıllık yer tutar Ve cennet elbiseleri de onun tomurcuklarından yapılır.
[Ramuz el-Ehadis-2 s 313/7]

… Cennet ağaçlarının dip gövdesi inci ve altın yukarısı da meyvedir.
[Tezkireti'l Kurtubi s 315/523]

Cennette hiçbir ağaç yoktur ki gövdesi altından olmasın.
[(Tirmizi) Kütüb-i Sitte-14 s 427/10]

Bu ağaçların dalları kurumaz yaprakları dökülmez suyu kaybolmaz meyvesi tükenmez.
[İlahi Dinlerde Cennet İnancı s 54]

Tuba ağacı öyle bir ağactır ki gövdesinin çevresi 100 yıllık mesafedir. Gövdesi altın yaprakları yakuttur. Öyle bir ağactır ki milyarlardan fazla olan (sayısını Rabbimiz bilir) o kadar insanı tek seferde altına alabilecek genişlikte gölgesi vardır ve gölgesi gece misaldir.

Dalında etlik ötücü kuşlar vardır.

Tuba ağacı Kevserin büklümü arasında, tam kenarında olan bir ağactır.

Tomurcularının içi ipek (sündüs ve istebrak) salgılar.

Cennetlikler öyle yüksek makamdadır ki onların elbiseleri bile Cennetin çiçekleridir.

Kevser ırmağına cennetin rüzgarı vurur ve aldığı nemi serin serin cennetliklerin tenlerini okşar. Herşey huzur doludur.

Cennetin en büyük törenleri şölenleri Tuba altında yapılır.Ne mutlu o şölene varabilene.

Meyveleri ise kimsenin tatmadıgı cinstendir, yemişleri pek hoştur. Meyveyi almaya niyetlendiğiniz anda siz elinizi oynatmadan ağac dallarını önüne sarkıtır.

Meyve zahmetsiz eline gelir.

Bilmek gerekir ki cennet sekizdir ve Adn Cenneti olanların en yücesidir, orası Darul-Rahman’dır. Çünkü Allah’ı görmek orada olacaktır. Adn cennetinin en yüksek yeri, Peygamber Efendimiz’in (sav) makamıdır. O makama “vesile” derler. Zira Peygamber Efendimiz, yaratılmışların en üstünüdür. Böyle olunca, onun özellikle makamının da  ona  yakışır bir şekilde en üstün derecede olması gerekir.

İşte o cennet “vesile” cennetidir ve Tuba ağacı da Adn Cennetindedir ancak kökü, Resulullah efendimizin (sav) cennetindedir. Tuba ağacının önünde iki çeşme çıkar; Kafur, diğeri Selsebildir.

Hazreti Ali (kv) şöyle der: Tuba ağacının dallarından hulleler çıkar. Onun yaprakları inciden, dalları zeberceddendir. Dallarının en yükseği, arşın ayağını erişir, en alttaki dallar ise cennetin içindedir. Her köşke uzanan bir dalı vardır. Kimin ne dileği olursa Allah Teala’nın izniyle, o daldan biter. Gövdesinden develer, atlar ve buraklar çıkar. Eyerleri altından, üzenginleri inciden ve yakuttandır. Rüzgardan daha hızlı giderler. İnsan başlı, kuş kanatlıdırlar ve Arapça konuşurlar.

İşte kısaca cennetteki tuba ağacının özellikleri dini kitaplarda bu şekilde ifade edilmektedir. Tuba ağacının dalları, gövdesi, yaprakları hakkındaki ifadeler, güzelliği Kuran-ı Kerim’de Rad suresinde de geçmektedir: İman edip güzel ameller işleyenler için Tuba ve gidecek güzel bir yurt vardır. Buradaki yurt adn cennetidir ve mümin kimseler yüce yaratıcının cemalini o cennette göreceklerdir. Ayrıca özellikle bahsedilen diğer bir özellik ise Peygamber Efendimiz’in makamının da orada olacağıdır.